Web3 Dönüşümü: Fırsatlar ve Riskler Bir Arada

Son zamanlarda, finans teknolojisi, ödeme sektörü, veri hizmetleri gibi geleneksel alanlardan gelen daha fazla profesyonel Web3 sektörüne ilgi duymaya başladı. Aralarında birinci sınıf geliştiriciler, kıdemli mühendisler; ürün yöneticileri ve teknik sorumlular da var. Bu kişilerin çoğu, mevcut alanlarında yılların tecrübesine sahip, ancak kariyer gelişimlerinin bir aşamasında Web3'e ilgi duymaya başladılar. Bu, anlık bir hevesle değil, mevcut gelişim yollarının giderek daralması nedeniyle ve Web3'ün yeni fırsatlar sunduğu izlenimiyle oldu.

Son iki yılda, Web3 kavramdan gerçek işgücü taleplerine doğru bir geçiş yaptı. İşe alım sayısındaki artışla birlikte, yetenek profili ve işgücü ihtiyaçları da daha net hale geldi. Bir yandan, politika ve endüstri ilerlemeleri hız kazanıyor. Hong Kong, sanal varlık hizmet sağlayıcı lisanslarını vermeye devam ediyor ve sanal varlıkların uyumlaşmasını teşvik ediyor; birçok önde gelen şirket, stabilcoin, RWA gibi yeni alanlarda denemeler yapıyor; giderek daha fazla yerli ekip "denizaşırı" çıkmayı tercih ediyor ve Singapur, Dubai gibi yerlerde proje temelleri kuruyor. Bu değişiklikler, teknoloji, ürün, uyum ve pazar pozisyonlarına olan yüksek talebi serbest bırakıyor ve "Web3'e geçiş" fikrini gerçeğe dönüştürüyor.

Diğer taraftan, geleneksel sektörde, deneyimli bir grup çalışan dönüşüm penceresiyle karşı karşıya. Bazıları, teknoloji iterasyonu ve platform stratejisi değişikliklerinin getirdiği belirsizliği hissediyor; bazıları, tekrar eden ürün formları ve iş modellerine olan ilgisini kaybetti; bazıları ise gelir, yaşam tarzı ve teknoloji birikimi arasında nasıl yeniden bir denge kuracaklarını düşünüyor. "Merkeziyetsizlik", "uzaktan çalışma", "kripto para birimi gelirleri", "yüksek esneklik" gibi kavramlar, daha fazla teknik personelin görüş alanında yer almaya başlıyor.

Web3 sektörü gerçekten de yeni bir kariyer yolu sunuyor. Ancak bireyler için bu, bir fırsat penceresi mi yoksa bir risk kapısı mı?

Bir ödeme sektörü ürün yöneticisinin deneyimini örnek alalım. Yaklaşık on yıldır Hangzhou'daki orta ölçekli bir ödeme şirketinde çalışıyor, yıllık maaşı yaklaşık 500.000, ödeme akışı ve likidite merkezi ürün tasarımından sorumlu. Son zamanlarda bir Web3 borsasından bir teklif aldı, pozisyonu "Ticaret Ürün Sorumlusu", aylık maaşı 90.000 ABD doları, uzaktan çalışma. Maaş cazip olsa da, iş içeriği deneyimiyle örtüşse de, hâlâ bazı endişeleri var: Bu tür platformların yurt içinde yasal durumu nedir? Yurt dışındaki bir şirkette yurt içinden çalışan biri olarak herhangi bir hukuki risk var mı?

Bu endişe bir istisna değil. Web3'e geçmeyi düşünen birçok çalışan benzer kafa karışıklıkları ile karşı karşıya: Sektör deneyimi olmadan nasıl giriş yapabiliriz? Kripto para birimi cinsinden maaş almak, uzaktan çalışma kendime uygun mu? Şu anda bu sektöre girmek için en iyi zaman mı?

Programcılar için, dönüşümden önce düşünülmesi gerekenler: Mevcut teknik becerilerin aktarılabilirliği? Zincir üzeri geliştirme becerileri öğrenmek gerekli mi? İngilizce yeterliliği yeterli mi? Yurt dışı maaşlarını güvenli ve yasal bir şekilde almak nasıl mümkün olur?

Ancak, gerçekten dikkat edilmesi gereken şey, potansiyel hukuki risklerdir. Gerçek bir olayda, bir Web3 ticaret platformunun teknik sorumlusunun uyum bilinci eksikliği nedeniyle yönetim pozisyonunda ceza davasına karıştığı görülmüştür. Platform yurtdışında kurulmuş olmasına rağmen, kendisi yurtiçinde çalıştığı ve arka uç verilerine erişim sağlayabildiği için yurtiçi yargı yetkisi kapsamına girmiştir. Platformun ticaret mantığının uyumluluğunu fark edememiş, şirketin tanıtım stratejilerini ve kullanıcı doğrulama mekanizmasını anlamamıştır ve sonuçta ciddi sonuçlar üstlenmek zorunda kalmıştır.

Web3 sektörü gerçekten de farklı fırsatlar sunuyor: daha esnek çalışma biçimleri, daha yüksek gelir limitleri. Bu, geleneksel iş ortamından bıkan geliştiricileri çekiyor ve yeni teknolojilere duyarlı ürün yöneticileri ve mimarların ilgisini uyandırıyor. Ancak aynı zamanda, hızlı tempolu, belirsiz kurallar ve sorumluluk sınırlarının bulanık olduğu gerçeği de göz ardı edilemez.

Dönüşüm kararı almadan önce, herkes ciddi bir şekilde düşünmelidir: bilinmeyenler ve potansiyel risklerle karşı karşıya kaldığında, gerçekten hazır mıyım?